Geri için Türk Dil Kurumu sözlüğünde on civarında değişik başlık bulunuyor ki iki tanesi yani aptal, anlayışsız ve benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş sıfatları bizim bahsettiğimiz grubu yani güruhu açıklayabiliyor. Yine Türk Dil Kurumu sözlüğünde empati için duygudaşlık, ruh bilimi gibi açıklamalar yer alıyor.
İki kavramı birlikte değerlendirince, geri empatisinin yani geri ile empati yapmanın ilerleyememiş, gelişememiş anlamaktan ve algılamaktan mahrum aptal, salak tipler gibi hissedebilmek ve düşünebilmek olduğu sonucuna varıyoruz.
İşte araştırmamız da orada bitiyor, daha başlamadan bitiyor, bir hevesten ileri gidemiyor hatta bir hevesin de gerisinde kalıyor, gerilerin gölgesine ve karanlığına bürünüyor, gerilerin acizliğinde ve çaresizliğinde çürüyor çünkü çok ilginç bir paradoksa kapılıyor: Geri gibi düşünmek yani düşünemeyen gibi düşünmek...
İşte bilim insanlarının, ilim insanlarının çözemedikleri, çözemedikleri gibi çözülemeyeceğini de ispatlayabildikleri konulardan bir tanesi daha: Geri gibi düşünmek yani düşünemeyen gibi düşünmek...
Maalesef kendileri ile empati yapabilmek için onlar gibi düşünebilmemiz gerekiyordu ama onlar düşünemedikleri için bizim de düşünmememiz gerekiyordu ve düşünmediğimiz zaman da onlar gibi düşünmüş olamıyorduk çünkü onlar gibi düşünmemiş oluyorduk...
Netice olarak Geri ile Empati konusunda sadece yazı yazabildiğimizi ama açıklamış olduğumuz bizden kaynaklanmayan sebeplerle analiz yapamadığımızı, teknik olarak mümkün olan diğer muhtemel müstakbel empatilerde buluşmak temennilerimizle bildirmekle yetiniyoruz.
No comments:
Post a Comment